Evlerinde hayvan besleyenlerin çoğunun farklı bir hikayesi bulunuyor. Kimi yalnızlıktan kimi de bir hayvana el uzatmak için evinin kapılarını bu küçük canlılara açıyor.
Antalya'da evlerinde bakımını özenle yaptıkları hayvanlarla bir süre sonra arkadaş gibi olan hayvanseverlerin, hamsterle dertleşmesi, papağanla sohbet etmesi, kedileri ve köpeğiyle şakalaşması dikkat çekiyor.
"Hayattaki en yakın dostum", "Dert ortağım", "Can dostum" diye tabir ettikleri hayvanlarıyla günün büyük bölümünü birlikte geçirenler, misafirliğe, yürüyüşe ve spora da hayvanlarıyla gidiyor.
"İnsanlarla konuşuyor, çak yapıyor"
Düden Şelalesi'nin müdavimlerinden "Vişne" ve "Efe" isimli papağanların sahibi 37 yaşındaki İbrahim Karakurt, 4 yıldır, rengarenk tüyleri ve sevimlilikleriyle ilgi gören kuşlarla fotoğraf çektirmek isteyenlerden belirli bir ücret alarak geçimini sağlıyor.
Karakurt, turistlerin papağanlara yoğun ilgi gösterdiğini söyledi. Papağanlarla "arkadaş gibi olduklarını" belirten Karakurt, "Papağanlar can dostum, arkadaşım, her şeyim. 5 aile onların sayesinde ekmek yiyor. Her gün bakımlarını özenle yapıyorum. Kahvaltıda tost, poğaça, ara öğünlerde üzüm ve muz yiyorlar. İnsanlarla konuşuyor, çak yapıyor, el, yüz öpüyorlar" dedi.
İşe gittiğinde faresini özlüyor
Gamze Tıraş da bir yıl önce sahiplenip "Latte" ismini verdiği hamster ile güzel vakit geçirdiğini, bütün hayvanlarla dost olunabileceğini belirtti.
Gündüz işteyken faresini özlediğini anlatan Tıraş, "Akşamları faremle çekirdek yiyip sohbet etmesi güzel oluyor. 2 yıl ömürleri var, kaybedersem çok üzülürüm" diye konuştu.
27 yaşındaki Gökçe Coşkun ise, çocukluğundan bu yana kuşlara sevgisi olduğunu, ülke ülke gezip onların fotoğraflarını çektiğini vurguladı.
"Kuşlara arkadaşlarım gibi yaklaşıyorum. Sevgiyi hissediyorlar."
Yunusla dostluk kurdu
Akdeniz Üniversitesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi 20 yaşındaki Akif Yılmaz Ordu, bir yıl önce aldığı ve "Haydar" ismini verdiği su kaplumbağasını çok sevdiğini söyledi.
Slovakyalı Suzanna Matheova, 4 yıldır eğitim verdiği 400 kilogramlık "Ada" ismindeki yunusla dostluk kurduğunu anlattı.
Ayşegül Kumbul, bir yaşındayken aldığı golden cinsi "Muffin" ismindeki köpeğiyle yürüyüşe gittiğini, evde birlikte zaman geçirdiklerini vurguladı.
İbrahim Duruk, "British" cinsi altın renkli, zümrüt gözlü kedisinin 2,5 yıldır can dostu olduğunu belirtti.
2,5 yaşında iguanası var
Hüseyin Kılar, bir yaşındayken aldığı, 3 yıl sonra 80 kilograma ulaşan Anadolu çoban köpeğinin kendisini gördüğünde sarıldığını, iri ve ağır olmasına rağmen çok uysal, koruyucu olduğunu vurguladı.
2 yıldır yeşillik, sebze ve meyvelerle beslediği iguanasını gittiği yerlere de götüren Onur Kapçı ise, "İguanam 2,5 yaşında. İsmi 'Dino', sürekli yanımda. Onu yanımdan hiç ayırmak istemiyorum" dedi.
"Vezir" ismindeki yarış atının bakımını 5 yıldır özenle yapan Emre Kolakoğlu, atla dostluk kurduklarını, sıkıntılarını onun sayesinde unuttuğunu anlattı.
"Her dakikanızı atla geçirebilirsiniz. Onunla bol bol konuşuyorum, dertlerimi anlatıyorum."
Kaynak: AA