Pınar'ın hikayeleri engel tanımıyor

Doğuştan bedensel engelli Pınar Arzu, zorluklara karşı yılmayarak hayallerinin peşinden gidiyor.

Yaptığı çalışmalarla azmi ve yaşama sevincini de ortaya koyan Arzu'nun kaleme aldığı "Babaannemden Hatıra" ve "Vampir Kız" isimli hikayeleri, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) tarafından İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) destekleriyle yürütülen proje kapsamında hayata geçirilen "Kalpten Gelen Masallar" kitabında yerini aldı.

Ebru Şallı seslendirdi

İhtiyaç sahibi çocuklara destek olabilmek adına nisan ayının ilk haftasında TOFD tarafından satışa sunulan sesli kitapta yer alan Arzu'ya ait "Babaannemden Hatıra" isimli hikaye, Ebru Şallı tarafından seslendirildi. Arzu'nun kitapta yer alan "Vampir Kız" isimli hikayesi de Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık'ın eşi Zehra Çalık'ın sesiyle dinleyici ile buluştu.

Küçük yaşına rağmen başarılarıyla kendinden söz ettiren Arzu, gelecekte yazarlık konusunda kendisini geliştirerek senaristlik yapmak için çalışmalarını sürdürüyor.

"Kitap okurken kendimi kitabın içinde gibi hissediyorum"

Küçükçekmece Mimar Sinan Ortaokulu 8. sınıf öğrencisi Pınar Arzu, yaptığı açıklamada, kitap okumayı çok sevdiğini ifade ederek, yazmanın kendisini mutlu ettiğini söyledi.

Bu proje kapsamında yazarlık, temel bilgisayar ve web eğitimi aldıklarını aktaran Arzu, hikayeleri annesinin destekleri sayesinde oluşturabildiği dile getirdi.

Kitap okumayı çok sevdiğini ve en son Harry Potter serisine başladığını belirten Arzu, projede yer alma öyküsünü şöyle anlattı:

Mültecileri konu edindi

"Kitap okurken kendimi kitabın içinde gibi hissettiğim için bana okumak çok zevk veriyor. Üye olduğum ve annemle sürekli faaliyetlerine gittiğimiz TOFD tarafından Masal TV projesiyle ilgili arayıp bilgi verdiler. Eğitim aldıkta sonra da kafamda iki hikaye oluştu. 'Babaannemden Hatıra' gerçekten benim için değerli bir hikaye. Kafamda süreç ilerledikçe olay örgüsü oluştu. Küçücük bir fikirle koskocaman bir hikaye ortaya çıktı. Daha sonra onu animasyon filmine çevirdik. Animasyondan sonra sesli kitap haline dönüştürüldü. Ebru Şallı, 'Babaannemden Hatıra'yı seslendirdi. Bu hikaye aslında gerçek değil, kurgusaldı. Hikayede günümüzdeki sorunları anlattım. Ülkemizde yabancı insanlar, mülteciler de yaşıyor. Onları dışlayan insanlar olduğunu gördüm. Onları dışlamak yerine, aramızda bağ kurmalıyız. Onlar da bize sığınıyorlar, güveniyorlar ve bu noktada farkındalık oluşturmak için bu hikayeyi yazdım. Ebru Şallı ile iletişim kurmadım ama derneğe katkısı olduğunu gördüm. Ebru Şallı'ya hikayemi seslendirdiği için teşekkür ederim. Diğer hikayem 'Vampir Kız'ı da Zehra Çalık seslendirdi."

"Kendinizi nasıl görüyorsanız öylesinizdir"

Hikayelerinin oluşmasında ve sorunların üstesinden gelmede en büyük destekçisinin annesi olduğunu ifade eden Arzu, tekerlekli sandalyenin engelliler için el, kol gibi olduğunu ifade etti.

Arzu, "Hepimiz bir engelli adayıyız. Bir saniye sonra ne olacağımızı asla bilemeyiz. Engelli arkadaşlarıma önerim, hiç umutlarını kaybetmemeleridir. Bu dünyada imkansız diye bir şey yoktur. Siz isterseniz her şeyi başarabilirsiniz. Kendinizi üzüp yıpratmanıza hiç gerek yok. Sizi engelli olarak nitelendirenleri takmanıza gerek yok. Kendinizi nasıl görüyorsanız öylesinizdir. Engelli olduğum için de kendimi bugüne kadar hiç üzmedim. Annem başta olmak üzere ailem, akrabalarım, arkadaşlarım bana her zaman yardımcı ve destek oldu. Kendimi hiç engelli hissetmedim. Normal biri gibi normal hayat sürdürdüm" diye konuştu.

Türkçe öğretmeni olmak istiyor

Pınar Arzu, hayatında annesinin yerinin çok farklı olduğuna dikkati çekerek, "Genelde kızlar 'babacı' derler ama benim anneci tarafım var. Bu zamana kadar, annem benim tüm ihtiyaçlarımı karşıladı ve destek oldu. Her annenin yeri ayrıdır. Anneler gerçekten çok değerli varlıklar. Anneler çocukların ve çocuklar da annelerinin değerini bilsinler. Önce kendi annem olmak üzere, tüm annelerin Anneler Günü kutlu olsun" ifadelerini kullandı.

Türkçe öğretmeni olmayı ve kendisini yazarlık konusunda geliştirerek senaristlik yapmayı hedeflediğini belirten Arzu, yaşam öyküsünü anlattığı bir kitap yazmak istediğini de söyledi. 

"Gücümün yettiği kadar kızımın arkasındayım"

Arzu'nun annesi Arife Arzu da geç sahip olduğu tek kızı olan Pınar'ı doğduğu günden beri hastanelere ve doktorlara götürdüğünü anlattı.

Kızının ayaklarının üzerine basamadığı günden itibaren hastalığına çare bulmaya çalıştığını dile getiren Arzu, ömrünü evladının yürümesi ve tedavisi için mücadeleyle geçirdiğini söyledi.

Arife Arzu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pınar'ı bir yaşından bugüne zaman zaman kucağımda İstanbul'daki tüm hastanelere, doktorlara, rehabilitasyon merkezlerine götürdüm. Pınar'ı hiçbir zaman engelli olarak görmedim. Yürümediğini hiç kafama takmadım. Çok şükür, 'Aklı yerinde' dedim. 2 sene önce diyabet hastası oldu, ona biraz üzüldüm. İnşallah daha güzel günler olur. Devletimiz ve Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum. Engelli maaşı veriliyor, bu maaş benim elim, kolum, her şeyim. Doktorlar Pınar'ın ömür boyu fizik tedavisi alacağını söylediler. Pınar'ın tekerlekli sandalyeyi bırakma şansı yok. Pınar evde sürünerek yürüyor ama becerilerini çok gelişti. Okulda şekerini ölçüp iğnesini kendi vurabiliyor. Akülü sandalyeyle okula gidip gelebiliyor."

Arzu, 2,5 yaşında annesinin öldüğünü ve kendisini ablalarının büyüttüğünü anlatarak, "Tüm annelere mesajım, Anneler Günü'nü en güzel şekliyle yaşamalarıdır. Hayatımızda kavga ve gürültü olmamalı, çocuklarına iyi eğitim vermeleri gerekir. Anne olarak elimden ne gelirse kızım için yapmaya çalıştım. Pınar ne yapmak isterse gücümün yettiği kadar kızımın arkasındayım" şeklinde konuştu.