Tarik Musakadic'in Başçarşı, Gazi Hüsrev Bey Camii, Sebil, İsa'nın Kalbi Katedrali ve Ulusal Kütüphane gibi şehrin sembollerini işlediği el emeği takılar, hem göze hem de ruha hitap ediyor.
"Samusa" adını verdiği takı koleksiyonunun fikir babası Musakadic, takı yapma işine girmeye aniden karar verdiğini anlatarak, "Kız kardeşimle bir arkadaşımıza hediye yapmak istedik. Baba mesleği kuyumculuğu kullanarak Saraybosna'daki tarihi eserlerden oluşan bir yüzük yaptık" dedi.
Babasının kuyumcu dükkanında sergilemeye başladığı takıların büyük ilgi gördüğünü kaydeden Musakadic, halktan gelen talebin, özel takı koleksiyonunun hayata geçirilmesinde büyük etken olduğunu ifade etti.
Saraybosna'nın ruhunu anlatan koleksiyon
Musakadic, mimar olmadan önce babasından kuyumculuğu öğrendiğini belirterek, şunları söyledi:
"Evimizde takıları yaptığımız bir atölyemiz var. Dolayısıyla her zaman takı yapımının içinde olduk. Babamdan öğrendiklerimi mimarlık teknikleriyle birleştirdim. Ortaya Saraybosna'nın ruhunu anlatan bir takı koleksiyonu çıktı."
Şehrin mimari yapılarını yansıttığı takıları 1,5 yıldır yaptığını anlatan Musakadic, "Saraybosna ve Bosna Hersek'in kültürel ve mimari değerlerini takılar aracılığıyla anlatmak istedim. Bu bağlamda takılara mimari eserleri işlemeyi tercih ettim" dedi.
Musakadic, tarihi Başçarşı'nın haritasını işlediği takıların kentleşmeyi anlattığını belirterek, takılarına Bosna Hersek'e özgü kilim desenlerini ve şehirdeki eski Osmanlı evlerinin dış cephelerindeki motiflerini de işlediğini anlattı.
Takıların Bosna Hersek genelinden yoğun talep aldığını söyleyen Musakadic, "Ulusal Kütüphane'nin işlendiği yüzük, koleksiyonun en çok ilgi gören parçası. Kütüphane motifi bir anlamda bizim tanınmamızda önemli bir etken oldu" diye konuştu.
Musakadic, nisan ayında tanıtmayı planladığı üç yeni koleksiyon için hazırlık yaptığını da sözlerine ekledi.
"Her takının dili, anlattığı bir hikayesi var"
Başçarşı'da 40 yıldır kuyumculuk yapan baba Dzevad Musakadic ise takıların gümüşten yapıldığını belirterek, oğlunun böyle bir projeyi uzun zamandır hayata geçirmeyi düşündüğünü anlattı.
Kuyumculuk zanaatını üç çocuğuna da öğrettiğini söyleyen Dzevad Musakadic, "Yaptığımız her takının dili, anlattığı bir hikayesi var" dedi.
Baba Musakadic, takı koleksiyonunun Bosna Hersek diasporasından da büyük ilgi gördüğünü aktararak, "Saraybosna'ya hasret yaşayan birçok kişi bu takıları görünce duygusallaşıyor. Buradan bir parça alıp götürmeleri bizi mutlu ediyor" diye konuştu.
Kaynak: AA
2.5ºC
Ankara
