Sokak hayvanlarının sağlığını nasıl koruyabiliriz?

Soğuk hava ve ani ısı değişimleri sokaklardaki canlıların yaşamını tehlikeye atıyor. Böyle zorlu dönemlerde temel ihtiyaçları olan barınma ve beslenme için her zamankinden daha çok yardıma gereksinim duyuyorlar. Türk Veteriner Hekimleri Birliği Genel Sekreteri Haluk Aşkaroğlu, onlara yuva ve yiyecek sağlarken birkaç önemli detayı hatırlatarak, sokak hayvanlarının hem yaşamlarının hem de sağlıklarının korunabileceğine dikkat çekiyor.

Temel ihtiyaçlarından biri barınma

Korunaklı barınaklar tahta, strafor veya kartondan kolayca inşa edilebilir. Bu barınakların yağmura, kara ve rüzgara karşı dayanıklı olması gerekiyor. Bu sebeple inşa edilen barınaklar, özelikle birleşim yerlerinden, naylonla kaplanabilir. Dikkat edilmesi gereken iki detay daha var. Birincisi, hayvanın kendi vücut ısısıyla sıcak kalabilmesi için barınağın cüssesine göre çok büyük olmaması, diğeri ise soğuk hava ve rüzgar girişini azaltmak için barınağın kapısının hayvanın geçebileceği ölçüde olması... "Yani öncelikle soğuktan, rüzgardan, ıslaklıktan koruyacak bir ortam yaratmaları gerekiyor hayvanseverlerin" diyor Haluk Aşkaroğlu.

Ayrıca soğuk havalarda, barınma ihtiyacını karşılayamayan hayvanlar araçların motorlarına ve lastik üstlerine sığınıyor. Hayvanların zarar görmesini engellemek için aracı çalıştırmadan önce buraları mutlaka kontrol etmek gerekiyor.

Beslenme hayati önemde
Aşkaroğlu, sokak hayvanlarının günde bir kez beslenmesinin yeterli olacağını ama her ne kadar yeterli olsa da bozulma ihtimaline karşı sabah ve akşam bulundukları ortama yem koymakta fayda olduğunu söylüyor. Verilen besinlerde protein ve karbonhidrat dengesinin de önemli olduğunu belirtiyor. Mama gibi onlara özel olarak üretilen besinlerde bu denge gözetiliyor. Bu sebeple onlar için en sağlıklısı mama ile beslenmek olsa da diğer seçenekler de bazı detaylara dikkat edilerek tercih edilebilir.

Ev yemeği artıkları verildiğinde bozulmamış olmasına, kendi tüketebileceğimiz nitelikte olmasına dikkat edilmeli. İçinde ince keskin kemik ya da kılçık bulunan besinler verilmemeli. Bunları fark edemediklerinde boğazlarına saplanıp hayati tehlike yaratabiliyor. Sadece evdeki bayat ekmeklerle ya da sadece etle beslendiklerinde ise protein ve karbonhidrat dengesinin bozulması sağlıklarını tehlikeye atabiliyor. Mümkün olduğunca bu dengeyi gözeterek beslemek gerekiyor.

Genel kanının aksine kedilerin protein ihtiyacını karşılamak için verilen sütle beslenmesi pek önerilmiyor. Mümkünse süt yerine başka bir protein kaynağı tercih edilmesi gerekiyor. Çünkü kediler sütün içinde bulunan kazein ve laktozu sindirmekte güçlük çekiyor. Süt vermek durumunda kaldığımız durumlarda ise sütü en az 1/2 oranında sulandırmak gerekiyor.

Verilen mamaların olabildiğince temiz bir ortamda verilmesini öneren Aşkaroğlu; bir kap, poşet vb. olmadan direkt yere temas eden mamaların ıslanarak bozulmasının daha kolay olduğunu söylüyor.

Suyun donmaması için birkaç damla yağ eklenebilir
Hayvanlar karlı havalarda yeterince suya erişebiliyorlar kanısı olsa da bu havalarda suyun donmasıyla zorluk yaşadıklarını ifade ediyor Aşkaroğlu. Özellikle kaplara koyulan suların donmaması için birkaç damla yağ damlatılmasında fayda olduğunu hatırlatıyor.

Kuşlar için neler yapılabilir?
Aşkaroğlu; kuşlara ekmek ya da tohum gibi karbonhidrat ağırlıklı besinlerin verilebileceğini, protein ihtiyaçlarını ağaçlardaki kurtçuklardan karşılayabildiklerini söylüyor. Kuşlar için pratik bir öneride de bulunuyor.

"Kağıt havluların karton rulolarına hafif pekmez sürüp tohumları onun üzerine yapıştırıp ağacın dallarına astığınızda hayvanlar çok rahat erişebiliyor."

Sevginizi ve şefkatinizi eksik etmeden, basit önlemlerle sokak hayvanlarının yaşamlarını korumak mümkün.

Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu