Sonbahar, doğa için kışa hazırlık olsa da insanlar için görsel bir şölen. Ağaçların sarı, kırmızı, kahverengi tonlara büründüğü bu mevsim, kimi bölgelerde pastoral bir senfoniye dönüşüyor.
Ankara’nın Çubuk ilçesi sınırları içinde bulunan Karagöl Tabiat Parkı, dört mevsim doğayla baş başa kalmak isteyenlerin, piknikçilerin ve fotoğrafçıların gözdesi olsa da sonbaharda bu ilgi doruğa çıkıyor.
Şehir merkezine yaklaşık 50 kilometre, Çubuk merkezine ise 30 km mesafede bulunan Karagöl, adını içindeki krater gölünden alıyor.
Deniz seviyesinden 1630 metre yüksekte bulunan küçük göl, derinliğiyle adını hak ediyor. Kimi yerde derinliği 70 metreyi bulsa da üzerinde rahat rahat yüzen sazan ve alabalıklar, kenarında güneşlenen kurbağalar, batıp çıkan su kuşları gölü olduğundan çok daha çekici gösteriyor.
21 milyon yıllık tarih
Tabiat parkını oluşturan kayaçların 12-21 milyon yıl öncesine tarihlenmesi, çok eskilerden beri ilgi alanı olduğunun ispatı gibi. Günümüzde ise çevresini saran ve sonbaharda sarı, kırmızı, yeşil, mor renklere bürünün ormanlık alanla eşsiz bir güzelliğe kavuşuyor.
Meşe, ardıç, akçaağaç, üvez, kavak, karaçam, sarıçam, ıhlamur ve yabani fındık gibi ağaçların çevrelediği göl özellikle fotoğraf meraklıları için vazgeçilmez yerlerden biri. Göl çevresindeki ormanlarda ayı, yaban domuzu, sincap gibi hayvanlar ve çok sayıda kuş türü yaşıyor.
Hem spor hem doğa
Mülkiyeti Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait olan Tabiat Parkı, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından işletiliyor.
Doğanın korunması için tesisler sınırlı tutulmuş olsa da ilgi çok yoğun. Bu nedenle kalabalık ekiplerle ya da ailece gelmek isteyenlerin, önceden rezervasyon yaptırması gerekiyor.
Yaz aylarında orman alanlarına giriş yasağı ve mangal yasağı uygulansa da diğer dönemlerde mangal için ayrılmış alanlara, yürüyüş parkuruna ve çocuklar için oyun alanlarına sahip. Tabiat parkında kamp yapılması ise yine doğayı korumak adına yasaklanmış durumda.