Küçük yaşlarda başladığı mesleğinde 35 seneyi geride bırakan 6 çocuk babası Selahaddin Cilo, Şıh Mehmet Mahallesi'ndeki küçük atölyesinde ahşaba şekil veriyor.
İslami motiflerle süslü el işi ahşap eserler yapan Cilo, sanatını gelecek kuşaklara aktarabilmek için iki çocuğuna da mesleğini öğretiyor.
"İslami kültür mirası üzerinden ilerliyorum"
Selahaddin Cilo, ahşap oymacılığını Türkiye'de sürdürebilmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Sanata olan aşkının küçük yaşlarda başladığını anlatan Cilo, "Ben el işleriyle uğraşıyorum. Ahşap işleri yapıyorum. İslami kültür mirası üzerinden ilerliyorum. Hem ahşap hem de deri üzerine yaptığım çalışmalarım var. Bunlar üzerinden ilerliyorum. Bu sanatı küçük yaşta kendim öğrendim" dedi.
"Türkiye'de sanatımın önü açık"
Kilis'e yerleştikten sonra mesleğinde daha çok ilerleme sağladığını belirten Cilo, "Ürdün, Brezilya ve Irak'ta da ahşap işini yaptım. Türkiye ve diğer ülkelerin kültüründen bir şeyler elde ederek çalışmalarımı güncelledim ve kendimi geliştirdim. Türkiye'de daha çok şey öğrendim. Burada sergiler düzenliyorum. Kendimi bu yönde sürekli geliştirebiliyorum. Türkiye'de sanatımın önü açık" diye konuştu.
Cilo, bütün ahşap ürünler üzerine çalıştığını ancak eserlerinde özellikle zeytin ağacını tercih ettiğini ifade etti.
"Aynı zamanda bu sanatı çocuklarıma da öğretiyorum"
Yaptığı sanatın sabır gerektiren bir iş olduğunun altını çizen Cilo, şöyle devam etti:
"Eserlerimin her biri farklı oluyor. Yaptığım gemi mesela 5 ayımı aldı. Bir buçuk ayımı alan eserler de oluyor. Hepsi farklı vakit alıyor. Yaptığım iş ile İslam sanatını ortaya koymaya çalışıyorum. Aynı zamanda bu sanatı çocuklarıma da öğretiyorum. Bu işi seviyorum. Türkiye'ye geldikten sonra bu işi daha da büyüttüm. Ekonomik getirisi de var"
Cilo, yaptığı eserlerin ilgi gördüğüne değinerek, "Yaptığım işten çok zevk alıyorum. Hatta yaptığım bir eseri sattığım zaman pişman olduğum bile oluyor. Yaptığım birçok eser var, bunları hediye ettim, sattım. İnsanlar yaptığım eserlere çok ilgi gösteriyor" dedi.