Uşak halısına geçmişteki tanınırlığını kazandırmak için Uşak Belediyesi tarafından açılan Dokurevi'nde 20 usta dokuyucu, günümüze kalan 16 motifi farklı tasarımlarla dokuyor.
Her biri ömrünü halıcılığa vermiş usta dokuyucular, Halk Eğitimi Merkezi işbirliğiyle halıcılık kurslarına katılan gençlere sanatın ustalıklarını ve yöresel motifleri öğretiyor.
Bu dokuyuculardan biri de ömrü halı tezgahıyla iç içe geçmiş olan Hacer Bozak... Kaşbelen köyünde 1960 yılında dünyaya gelen ve 5 yaşında annesinin tezgahında oyun oynama amaçlı ilk ilmeklerini atan Bozak, 12 yaşında ilk halısını dokudu. Evlendikten sonra da tezgahını bırakmayan ve ailesinin geçimine katkı sağlayan Bozak, yarım asır geçirdiği halı tezgahından bugün de ayrı kalamıyor.
Her sabah tarihi bir konakta açılan Dokurevi'ne gelen Bozak, günde ortalama 7 bin ilmek atarak annesinden öğrendiği motifleri dokuyor.
Halı dokuma sırasında söylediği türküleri, neşeli tavırları ve güleç yüzüyle diğer kadınların sevgisini kazanan Bozak, onlara tecrübelerini aktarıyor.
"Halı benim için her şey"
Hacer Bozak, çocukken evlerinde annesi ve çıraklarının halı dokuduğunu, kendisinin de oyun oynama amaçlı ilmek dokumaya başladığını, o günden bu yana da tezgahtan ayrılamadığını ifade etti.
"Ben oyun olarak başladım bu işe, oyun olarak da sürdürüyoruz bu yaşımıza kadar." diyen Bozak, halı dokumayı bir meslek olarak değil yaşam biçimi olarak gördüğünü söyledi.
Çocuklarını halı dokuyarak okuttuğunu, evlendirdiğini, hepsinin yuvalarında mutlu olduğunu gördüğü için Allah'a şükrettiğini dile getiren Bozak, şöyle konuştu:
"Ben halıyı dokudukça mutluluğumu, sevincimi, üzüntümü hep ona döküyorum. Allah bana güç kuvvet verdiği sürece bırakmayı düşünmüyorum hiç. Allah'a şükür, kendimi dinç hissediyorum. Halı benim için her şey. Sevincim de, üzüntüm de halı. Evdeki stresimi burada atıyorum, sevincimi burada yaşıyorum."
Uşak Belediyesi Dokurevi sorumlusu Ayşe Ceren Uçar, Uşak halılarının Osmanlı döneminde dünyaca tanındığını, halen önde gelen müzelerde bu halıların sergilendiğini ifade etti.
Uşak'ta halıcılığı eski günlerine kavuşturmak üzere çalışma yürüttüklerini, eski motifler, renkler ve desenleri canlandırmak istediklerini anlatan Uçar, ömürlerini dokumacılığa vermiş ustaların desteğini aldıklarını kaydetti.
Halıcılığın yeniden kadınlar için bir istihdam kapısı olmasını arzu ettiklerini dile getiren Uçar, usta dokuyucuların yetiştirdiği gençlerin bu geleneğe sahip çıkmasının umut verici olduğunu söyledi.
Hacer Bozak'ın da tecrübelerinin kendileri için önemli olduğunu anlatan Uçar, sözlerini şöyle konuştu:
"Hacer ablanın bu alandaki tecrübelerinden faydalanıyoruz. Yıllarca bu işi yapmasından dolayı bize çok fazla ön ayak oluyor. Ailesinden öğrenerek bu mesleği inşa eden nadir insanlardan biri Hacer abla. Bu yönden de oldukça mutluyuz. O çalışmayı çok seviyor, halı dokumayı çok seviyor. O yüzden biz şanslı hissediyoruz açıkçası."