Türkiye İstatistik Kurumu 2019 yılına ilişkin "İstatistiklerle Yaşlılar" çalışmasının sonuçlarını açıkladı.
Buna göre, 2014 yılında 6 milyon 192 bin 962 kişi olan 65 yaş ve üzeri nüfus son 5 yılda yüzde 21,9 artış göstererek, 2019'da 7 milyon 550 bin 727 kişiye yükseldi. Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı 2014 yılında yüzde 8 iken, geçen yıl yüzde 9,1'e çıktı. Yaşlı nüfusun 2019 yılında yüzde 44,2'sini erkekler, yüzde 55,8'ini kadınlar oluşturdu.
Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2023 yılında yüzde 10,2, 2030 yılında yüzde 12,9, 2040 yılında yüzde 16,3, 2060 yılında yüzde 22,6 ve 2080 yılında yüzde 25,6 olacağı tahmin edildi.
Yaşlı nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2014 yılında yaşlı nüfusun yüzde 60,9'u 65-74, yüzde 31,4'ü 75-84 ve yüzde 7,7'si 85 ve daha yukarı yaş grubunda iken, geçen yıl yüzde 62,8'i 65-74, yüzde 28,2'si 75-84 ve yüzde 9,1'i 85 ve daha yukarı yaş grubunda yer aldı.
Yaşlı nüfus diğerlerine göre daha çok arttı
Türkiye'de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hızla artış gösterdi.
Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan "demografik dönüşüm" sürecinde olan Türkiye'de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalmayla birlikte sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam standardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam süresinin artmasıyla nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi. Çocuk ve gençlerin nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış gösterdi.
Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hala genç bir nüfus yapısına sahip olsa da yaşlı nüfusun sayısal olarak oldukça fazla olduğu görüldü.
Ortanca yaş yükseldi
Nüfusun yaşlanmasıyla ilgili bilgi veren göstergelerden biri olan ortanca yaş, 2014 yılında 30,7 iken 2019 yılında 32,4 oldu. Ortanca yaş 2019 yılında erkeklerde 31,7, kadınlarda 33,1 olarak gerçekleşti.
Nüfus projeksiyonlarına göre, ortanca yaşın 2023 yılında 33,5, 2030 yılında 35,6, 2040 yılında 38,5, 2060 yılında 42,3 ve 2080 yılında 45 olacağı öngörüldü.
Çalışma çağındaki 100 kişiye düşen yaşlı sayısını ifade eden yaşlı bağımlılık oranı, 2014 yılında yüzde 11,8 iken 2019 yılında yüzde 13,4'e yükseldi.
Nüfus projeksiyonlarına göre, yaşlı bağımlılık oranının 2023 yılında yüzde 15,2, 2030 yılında yüzde 19,6, 2040 yılında yüzde 25,3, 2060 yılında yüzde 37,5 ve 2080 yılında yüzde 43,6 olacağı tahmin edildi.
Yaşlı nüfus oranına göre dünyada 66. sıradayız
Nüfus tahminlerine göre 2019 yılı için dünya nüfusunun 7 milyar 604 milyon 656 bin 633 kişi, yaşlı nüfusun ise 703 milyon 711 bin 487 kişi olduğu öngörüldü. Bu tahminlere göre dünya nüfusunun yüzde 9,3'ünü yaşlı nüfus oluşturdu. En yüksek yaşlı nüfus oranına sahip ilk 3 ülke sırasıyla yüzde 34,1 ile Monako, yüzde 28,8 ile Japonya ve yüzde 22,7 ile Almanya oldu. Türkiye, 167 ülke arasında 66'ncı sırada yer aldı.
65 yaşına ulaşan kişinin yaşaması beklenen ömür ortalama 17,9 yıl
Hayat Tabloları 2016-2018 sonuçlarına göre, doğuşta beklenen yaşam süresi Türkiye geneli için 78,3 yıl, erkekler için 75,6 yıl ve kadınlar için 81 yıl oldu. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşarken, doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıl olarak hesaplandı.
Türkiye'de 65 yaşına ulaşan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 17,9 yıl olarak öngörüldü. Erkekler için bu sürenin 16,2 yıl, kadınlar için 19,4 yıl olduğu gözlendi. Beklenen yaşam süresi 75 yaşında 10,9 yıl iken 85 yaşında 5,9 yıl oldu.
Türkiye'de 2019 yılında toplam 24 milyon 1940 haneden 5 milyon 629 bin 421'inde, yaşlı nüfus olarak tanımlanan 65 ve daha yukarı yaşta en az bir fert bulunduğu görüldü.
Tek başına yaşayan yaşlı fertlerin hane sayısı 1 milyon 373 bin 521 oldu. Bunların yüzde 75,7'sini yaşlı kadınlar, yüzde 24,3'ünü ise yaşlı erkekler oluşturdu.
Oranın en yüksek olduğu il Sinop
Yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu il, 2019 yılında yüzde 18,8 ile Sinop olarak belirlendi. Bu ili yüzde 17,7 ile Kastamonu, yüzde 16,2 ile Artvin ve Çankırı izledi. Yaşlı nüfus oranının en düşük olduğu il ise yüzde 3,3 ile Şırnak oldu. Bu ili yüzde 3,4 ile Hakkari, yüzde 3,9 ile Şanlıurfa takip etti.
Yaşlı nüfusun yüzde 0,1'ini oluşturan 100 yaş ve üzerindeki yaşlı kişi sayısı, 2019 yılında 5 bin 567 olarak kayıtlara geçti. Türkiye'de 100 yaşın üzerinde en fazla yaşlıya sahip ilk 3 il sırasıyla 763 kişi ile İstanbul, 275 kişi ile Ankara ve 242 kişi ile Giresun iken en az yaşlıya sahip ilk 3 il ise sırasıyla 5 kişi ile Bayburt, 6 kişi ile Ardahan ve Karaman olarak kaydedildi.
Türkiye'de geçen yıl yaşlı erkeklerin yüzde 56,9'u, yaşlı kadınların ise yüzde 59,9'u mutlu olduğunu beyan etti. Yaşlıların en önemli mutluluk kaynağı yüzde 71,4 ile aileleri, yüzde 13,7 ile çocukları oldu.
Okuma bilmeyen yaşlı nüfus oranı
Buna göre, okuma yazma bilmeyen yaşlı nüfus oranı, 2014 yılında yüzde 22,9 iken 2018 yılında yüzde 18,3'e düştü. Okuma yazma bilmeyen yaşlı kadınların oranı yüzde 27,9 iken yaşlı erkeklerin oranı yüzde 6,1 oldu.
Eğitim durumuna göre yaşlı nüfus incelendiğinde, 2014 yılında yaşlı nüfusun yüzde 42,1'i ilkokul mezunu, yüzde 5'i ortaokul veya dengi okul/ilköğretim mezunu, yüzde 5,2'si lise veya dengi okul mezunu, yüzde 5,1'i yükseköğretim mezunu iken, 2018 yılında ilkokul mezunu olanların oranı yüzde 45'e, ortaokul veya dengi okul/ilköğretim mezunu olanların oranı yüzde 6,5'e, lise veya dengi okul mezunu olanların oranı yüzde 6,8'e, yükseköğretim mezunu olanların oranı ise yüzde 6,6'ya yükseldi.
Yaşlı nüfusun eğitim durumu cinsiyete göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu gözlendi. Bitirilen tüm eğitim düzeylerinde yaşlı erkek nüfus oranının yaşlı kadın nüfus oranından daha yüksek olduğu görüldü.
Evlenmemiş yaşlı nüfus oranı
Yaşlı nüfus yasal medeni duruma göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu görüldü. Yaşlı erkek nüfusun 2019'da yüzde 1,2'sinin hiç evlenmemiş, yüzde 83,7'sinin resmi nikahla evli, yüzde 3,3'ünün boşanmış, yüzde 11,9'unun eşi ölmüş olduğu tespit edildi. Yaşlı kadın nüfusun yüzde 2,6'sının hiç evlenmemiş, yüzde 45,4'ünün resmi nikahla evli, yüzde 3,7'sinin boşanmış, yüzde 48,3'ünün ise eşi ölmüş olduğu belirlendi.
Gelir ve yaşam koşulları araştırması sonuçlarına göre, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60'ına göre hesaplanan yoksulluk oranı, 2014 yılında Türkiye geneli için yüzde 21,8 iken 2018'de yüzde 21,2 oldu. Bu oran, yaşlı nüfus için 2014'te yüzde 18,3 iken 2018'da yüzde 16,4 oldu.
Yaşlı nüfusun yoksulluğu cinsiyete göre incelendiğinde, yoksul yaşlı erkek nüfus oranı 2014'te yüzde 18,3 iken 2018'da yüzde 14,4 oldu. Yoksul yaşlı kadın nüfus oranı ise 2014 yılında yüzde 18,2 iken 2018 yılında yüzde 17,9 oldu.
Yaşlı nüfusta işsizlik
Hanehalkı iş gücü araştırması sonuçlarına göre, iş gücüne katılma oranı 2014 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus için yüzde 50,5 iken 2018'de yüzde 53,2'ye yükseldi. Bu oran yaşlı nüfus için 2014'te yüzde 11,5 iken 2018'de yüzde 12,5 olarak belirlendi. İş gücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, yaşlı erkek nüfusta 2018'de yüzde 20,9 iken yaşlı kadın nüfusta yüzde 5,9 oldu. Yaşlı nüfustaki işsizlik oranının 2014'te yüzde 2,1 iken 2018'de yüzde 2,7 olduğu gözlendi.
Hanehalkı iş gücü araştırması sonuçlarına göre, istihdam edilen yaşlı nüfusun sektörel dağılımı incelendiğinde, 2018'de yaşlı nüfusun yüzde 65,5'inin tarım, yüzde 27,3'ünün hizmetler, yüzde 4,7'sinin sanayi, yüzde 2,5'inin ise inşaat sektöründe yer aldığı görüldü.
Ölüm nedeni istatistiklerine göre, 2018'de ölen yaşlıların yüzde 43,8'i dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetti. Bu hastalığı ikinci sırada yüzde 16,5 ile iyi huylu ve kötü huylu tümörler, üçüncü sırada ise yüzde 14,8 ile solunum sistemi hastalıkları takip etti.
Ölüm nedenleri cinsiyete göre incelendiğinde, cinsiyetler arası en önemli farkın iyi huylu ve kötü huylu tümörlerde olduğu görüldü. İyi ve kötü huylu tümörler nedeniyle hayatını kaybeden yaşlı erkeklerin oranı yaşlı kadınların oranının yaklaşık iki katı oldu. İyi ve kötü huylu tümörler nedeniyle hayatını kaybeden yaşlı erkeklerin oranı yüzde 21,3 iken yaşlı kadınların oranı yüzde 11,6 olarak hesaplandı.
Alzheimer hastalığından ölen yaşlılar arttı
Ölüm nedeni istatistiklerine göre, Alzheimer hastalığından hayatını kaybeden yaşlıların sayısı, 2014 yılında 10 bin 236 iken 2018'de 13 bin 767'ye yükseldi. Bu hastalıktan ölen yaşlıların oranı 2014'te yüzde 3,9 iken bu oran 2018'de yüzde 4,6'ya çıktı.
Bu hastalıktan ölen yaşlıların oranı cinsiyete göre incelendiğinde, her iki cinsiyette de artış olduğu görüldü. Alzheimer hastalığından ölen yaşlıların oranı 2014 yılında erkeklerde yüzde 3,1, kadınlarda yüzde 4,6 iken bu oranlar 2018'de erkeklerde yüzde 3,5'e, kadınlarda ise yüzde 5,7'ye yükseldi.
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre, mutlu olduğunu beyan eden 18 ve daha yukarı yaştaki bireylerin oranı 2019'da yüzde 52,4 iken bu oran 65 ve daha yukarı yaştaki bireyler için yüzde 58,6 olduğu belirlendi. Yaşlı bireylerin genel mutluluk düzeyi cinsiyete göre incelendiğinde, 2019'da erkeklerin yüzde 56,9'u, kadınların ise yüzde 59,9'u mutlu olduğunu beyan etti.
Mutluluk kaynağı aileleri
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre, yaşlı bireylerin 2014'te en önemli mutluluk kaynağı yüzde 71,4 ile aileleri, yüzde 14,7 ile çocukları, yüzde 6,4 ile eşleri, yüzde 4,1 ile torunları iken 2019'da yüzde 71,4 ile aileleri, yüzde 13,7 ile çocukları, yüzde 4,9 ile torunları ve yüzde 4,7 ile eşleri oldu.
Hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması sonuçlarına göre, internet kullanan 65-74 yaş grubundaki bireylerin oranı 2014'te yüzde 5 iken bu oran 2019'da yüzde 19,8'e yükseldi.
İnternet kullanan yaşlı bireyler cinsiyete göre incelendiğinde, erkeklerin kadınlardan daha fazla internet kullandığı görüldü. İnternet kullanan yaşlı erkeklerin oranı 2019'da yüzde 25,3 iken yaşlı kadınların oranı yüzde 15 olarak belirlendi.