Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) sağlık astsubayı olarak görev yaptığı 1979 yılında sağlık sorunlarından dolayı gözlerini kaybeden Ömer Kavak, karanlık dünyasına mutluluk katan 1993 model Serçe marka otomobile evladı gibi ilgi gösteriyor.
Kavak, 37 yaşındayken gözlerini kaybettiğini, üç defa İngiltere’de, bir kez GATA'da, son olarak da ABD'nin "uçan göz" hastanesi Orbis'te ameliyat edildiğini, operasyonların ardından kısa süreli görse de tamamen karanlıkta kaldığını belirtti.
Otomobil ile duygusal bağı var
Kavak, "1979 yılında bir araç almıştım. Onu, 6 ay ancak kullanabildim ve gözlerimi kaybettim. Yıllar sonra da eşimle birlikte bir yerlere gidip gelebilmek için bu otomobili almıştık. Onunla birlikte zaman zaman dolaşmaya çıkıyorduk" dedi.
Yıllarca kendisine iyi bir dost ve yol arkadaşı olan eşi Zarife Kavak ile aldıkları otomobil, eşinin vefatının ardından evin garajına çekildi.
Eşinin sürücülüğünde 23 yıl boyunca kullandıkları otomobille aralarında duygusal bağ oluştuğunu ifade eden Kavak, son yıllarda ise nadiren de olsa bakımını aksatmadığı aracının direksiyonuna geçen yakınlarıyla çevrede dolaştığını anlattı.
Hayata hiç küsmediğini, mutluluğu yakalamak için farklı fırsatları değerlendirmeye çalıştığını dile getiren Kavak, şunları söyledi:
"Eşimi 28 Şubat 2016'da kaybettim. Onun kullandığı araba garajda duruyor. Onu bir evlat gibi seviyorum. Garajda durduğu halde haftada bir ıslak bezle silerim. Her yıl haziran ayında da mutlaka cila yapıyorum. Yeğenlerimi çağırıyorum, onlar beni çevrede gezdiriyor. Arabanın sürekli 4 teker üstünde durması mahzurlu, bu yüzden zaman zaman kullanıyoruz. Kilometresi hala 34 binde, ama benim gözlerim görüyor olsaydı bu aşamada kalmazdı elbette. Nereye gidersem gideyim aracın satılık olup olmadığını soruyorlar. Ben de satmayı düşünmediğimi söylüyorum."
Her hafta otomobilin tozunu alıyor
Kavak, her hafta elinde bez ve temizlik malzemeleriyle garaja girip otomobilin tozunu alıyor, çalıştırıp motor sesini dinliyor.