Mersin'de Toros Dağları'nın eteklerinde hayvanlarını otlatabilmek için göçebe hayat süren ve son yıllara kadar çadırlarını tüplü lambalarla ve el fenerleriyle aydınlatan yörükler, elektrik ihtiyaçlarını, kendilerine dağıtılan güneş enerjisi panelleri sayesinde gideriyor.
Geçmişten bugüne elektirik sıkıntısı çektiler
Erdemli, Silifke, Mut ve Gülnar ilçelerine yakın Toros Dağları'nın bin 300 ila 2 bin metre rakımlı eteklerinde hayvanlarını otlatabilmek için bazen haftalık bazen aylık yer değiştiren yörükler, geçmişten bugüne çadırlarında elektrik sıkıntısı çekti.
Tüplü lüksler ve el fenerleriyle çadırları aydınlatan ancak birçok elektrikli aleti kullanamayan yörükler, teknolojinin gelişmesiyle bu ihtiyaçlarını da karşılama imkanı buldu.
Yörüklere güneş enerjisi panelleri dağıtıldı
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın başlattığı bir proje ile yörüklere güneş enerjisi panelleri dağıtıldı.
Mersin İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliğinin de ardından panel dağıtımı yapmasıyla güneş enerjisi paneli kullanan yörük aile sayısı arttı.
Paneller sayesinde aileler hem televizyonu hem yayık ayran ve hamur makinesini Toroslar'ın eteklerinde çalıştırabilir hale geldi.
Çadırları elektrikle aydınlatan, artık cep telefonlarını da şarj edebilen yörükler, elektriğin sağladığı tüm kolaylıklardan yararlanıyor.
"Göçtüğümüz her yere ilk güneş panelini kuruyoruz"
Yörük ailelerin temsilcilerinden Esat Belen, çocukluğundan bu yana hayvancılıkla uğraştığını, yıllardır da göçebe hayat yaşadıklarını söyledi.
Kışın sahil ilçeleri yakınlarında yer kiralayıp oraya göçtüğünü nisan ayıyla birlikte de Toros Dağları'na çıktığını anlatan Belen, "Toroslar'da sürekli göçebe hayat yaşıyoruz. Göçebe olduğumuz için de elektrik bulma gibi bir şansımız olmuyor. O yüzden çadırlarımızı bugüne kadar hep tüplü lüks denen lambalarla ve el fenerleriyle aydınlattık" dedi.
"Göçtüğümüz her yere ilk bu panelleri kuruyoruz"
Esat Belen, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin kendilerine güneş paneli hediye etmesiyle elektriğe kavuştuklarını belirtti.
"Şimdi güneş enerjisi paneliyle çadırlarımızı ışıtıyoruz. Televizyon izliyoruz. İstediğimiz kadar lamba yakabiliyoruz. Mini buzdolabı, yayık makinesi ve hamur makinesini de çalıştırabiliyoruz. Eskiden radyo dinlerdik o da her yerde çekmezdi. Telefonları da traktörlerde falan şarj etmeye çalışıyorduk. Güneş enerji panelleri bize büyük kolaylıklar sağladı. Göçtüğümüz her yere ilk bu panelleri kuruyoruz."
Belen, eski şartlarla şimdiki imkanların aynı olmadığını, devletin ve belediyelerin kendilerine destek olduğunu sözlerine ekledi.
"Yörük yaşantısı ve göçebe hayat zor"
Ahmet Çolak ise, yörük yaşantısının ve göçebe hayatın zor olduğunu anlattı.
"Çadırda yayık makinesi, ışıklandırma ve televizyon çalıştırıyoruz. Telefonlarımızı şarj ediyoruz. Köyde 120-130 kişi hayvancılıkla uğraşıyor ve ortalama 15-20 bin küçükbaş hayvanımız var. Bu köylülerin hepsi göçebe hayat yaşıyor. Hepsi gezerken güneş panelleriyle çadırlarını aydınlatıyor."
Kaynak: AA