Devlet koruması altında yetişmiş bir grup genç yıllar önce bir araya gelerek dernek kurdu. Amaçları, kendileri gibi yetiştirme yurtlarından ayrılan başka gençlere destek olmaktı. Bugüne kadar yaptığı çalışmalarla ulusal ve uluslararası birçok ödüle layık görülen Hayat Sende Derneği, hız kesmeden yoluna devam ediyor. Derneğin çalışmalarını Yönetim Kurulu Üyesi Arzu Işıklı ve gönüllü üyelerden İrem Başak Bilgin ile konuştuk.
“Diğer çocuklar için ne yapabilirim diye düşünürken Hayat Sende’yle tanıştım”
Hayat Sende Derneği’nin yönetim kurulu üyesi Arzu Işıklı, bu gençlerin yanında olmayı bir borç biliyor. Aynı zamanda bir koruyucu aile olan Işıklı, derneğe katılmaya da oğlu sayesinde karar vermiş.
Koruyucu aile olmaya nasıl karar verdiniz?
Hem anne olmak istiyordum, hem bir çocuğun hayatına dokunmak istiyordum. Bir çocuğun hayatına girmek ya da anne olmak için ille de doğurmak gerekmediğini düşündüm. Bu nedenle karar verdim ve bir çocukla hayatımı birleştirmek üzere başvurdum. Evlat edinmek için yıllarca beklemek gerektiğini, ben beklerken çocuğun da orada bekleyeceğini düşününce koruyucu aile olmak istedim. Yaklaşık altı hafta sonra aradılar, beş aylık bir bebek olduğunu söylediler. Oğlumu gördüğüm anda zaten, bizim kaderimiz ve hayatımız birleşmişti.
Hayat Sende Derneği’yle yollarınız nasıl kesişti?
Oğlum hayatıma girdikten sonra, ona her baktığımda geride kalan çocuklar aklıma gelmeye başladı. Oğlum gibi ailede büyüme şansı olmayan diğer çocuklar için ne yapabilirim diye düşünürken Hayat Sende’yle tanıştık. Hayat Sende’nin kurucularının zaten yurtlarda yetişmiş gençler olması da beni çok etkiledi. Çünkü bu kurumun içinden gelmiş ve orayı yaşamış kişilerin sözlerine kulak vermek çok kıymetliydi. Orada yetişmiş ve geride kalanları dert etmiş, bunun için çaba sarf eden gençlerin yanında olmak hem vatan borcu hem de çocuklara olan borç diye düşündüğüm için, Hayat Sende’nin içinde olmak istedim.
Derneğinizde ne gibi çalışmalar yapılıyor?
Mesela “18 yaş çok erken” diye bir kampanyamız oldu. Eğer gençler eğitimlerine devam etmiyorlarsa, 18 yaşında haklarındaki koruma kararı kaldırılıyor. Dışarıda korumasız, kötü olaylara açık hale geliyor. Bununla ilgili bir çalışma yaptık. Bu çalışma hem Meclis hem de bakanlık tarafından desteklendi ve bir genelgeyle bu yaş, 20’ye çekildi.
“Geleceğe Koşanlar” projesinden bahsedelim biraz da…
Bu projede koruma altında olup eğitimine devam eden gençlere mentorluk, burs sağlama, kamplar düzenleme gibi çalışmalar yapıyoruz. Koruma altında yetişmiş gençlerin hikayelerini anlatarak, onlara yakından bakarak farkındalık yaratmaya çalıştığımız “100 Yurttan Ses” diye bir çalışmamız da var.
Hayat Sende Derneği’nde gösterdiğiniz çabalar amacına ulaştı mı?
2012 yılından bu yana 200’ün üzerinde çocuk için burs yaratıldı. Bu burslara kaynak yaratmayı gönüllülerle birlikte yaptık. Gönüllüler her zaman çalışmalarımızda yanımızda olabilirler. Bütün projelerimize isteyen her genç dahil olabilir. İsteyenler internet sitemize girip bağış da yapabilir. Ama en kıymetlisi, çalışmalarımızda bizimle birlikte olmaları.
“Hayat Sende’yle bir çocuğun hayatına dokunabilirsiniz”
Hayat Sende Derneği’nde gönüllü üye olarak da çalışılabiliyor. Tıpkı İrem Başak Bilgin gibi… 12 yıldır koruyucu ailesiyle birlikte yaşayan Bilgin, 6 yıldır da Hayat Sende Derneği’ne destek veriyor. Halen üniversite eğitimine devam eden Bilgin, genç yaşına rağmen yaptığı çalışmalarla takdir topluyor.
Hayat Sende Derneği’nde gönüllülere düşen işler nedir?
Bizim derneğimizde iki çeşit gönüllü var. Bunlardan bazıları ofis gönüllüsü, diğerleri ise etkinlik gönüllüsü… Ben etkinlik gönüllüsüyüm. Benim işim daha çok bağış toplama üzerine. Çünkü çevrem buna müsait. O yüzden bağış toplama konusunda onlara yardım edebiliyorum.
Neden bu derneğe destek oluyorsunuz?
Kendi yaşadığınız problemleri gördükçe, diğer çocukların ve gençlerin de benzer problemler yaşayabileceğini düşünüyorsunuz. Bireysel olarak çalıştığınızda o kadar büyük bir etki yaratmıyor. Diyorlar ya “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” diye, gerçekten öyle aslına bakarsanız. Ben zaten bir şeyler yapmaya çalışıyordum fakat dernekle ilerlemenin daha mantıklı olduğunu gördüm.
Yeni projeleriniz var mı?
Yakınlarda bir örgü atölyesi yapmayı planlıyoruz. Hayat Sende gönüllüleri örgü örüyorlar ve o örgüleri stantlarımızda satıyoruz. Üniversitelerde bahar şenlikleri oluyor. Bu bahar şenliklerinde stantlar açıyoruz. İnsanlara Hayat Sende’yi tanıtıp gönüllü olmalarını istiyoruz.
İnsanlar bu derneğe neden destek vermeli diye sorsak ne cevap verirsiniz?
Bizler çocukların yüzlerindeki gülümsemeyi görmek amacıyla böyle işler yapıyoruz. Devlet korumasında kalan veya yetişen bireyler, daha sonra çok fazla alanda yardıma ihtiyaç duyuyor. Bu ihtiyaçların bir şekilde giderilmesine yardımcı oluyoruz. Çoğumuz aslında devlet korumasından ayrılmış bireyleriz. Bu işi severek yapmak ve insanlara dokunduğunu bilmek çok güzel bir duygu. İnsanların gönüllü olmasındaki en büyük amaç, gerçekten birini mutlu etmek olmalı. O yüzden Hayat Sende’yle bir çocuğun hayatına dokunulabilirsiniz. Her çocuğun sevgi dolu bir ailesi olduğunda veya ona sevgi gösteren birileri olduğunda hayata daha kolay tutunacağını savunuyoruz.
Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu